Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi tarafından düzenlenen “Enderun Mektebi” Programları devam ediyor. Bu hafta Enderun Mektebi programında “Armagedon Efsanesi ve Hristiyan Siyonizmi” anlatıldı. Konuyu Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kadir Kınar ele aldı.

Program Kayseri Büyükşehir Belediyesi Sivil Toplum Kuruluşları Merkezi Konferans Salonunda gerçekleştirildi. Programa, Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şube Başkanı Mehmet Hüsrevoğlu, Kayseri Gönüllü Kültür Teşekkülleri Başkanı Ahmet Taş ve vatandaşlar katıldı.

Prof. Dr. Kadir Kınar Enderun Mektebi Programında ele alınan “Armagedon Efsanesi ve Hristiyon Siyonizmi” konusunu geniş bir çerçeveden ele aldı. Kınar, konuşmasında kendisinin çevirisini yaptığı “Arap Yazarların kaleminden Armagedon Efsanesi ve Hristiyan Siyonizmi” isimli kitapta ele alınan konulara dikkat çekerek konunun günümüzdeki önemine vurgu yaptı. Konunun çok geniş ve farklı boyutlarının olduğunu belirterek bu yüzden derli toplu ve tek bir çerçeveden anlatmanın zor olduğunu ifade etti. Her ne kadar “Armagedon” bir efsane ve komplo teorisi olarak anlatılsa da, dünyanın son yüzyılını bu efsanenin ve bu meyanda ortaya çıkan kehanetlerin yönlendirdiğine dikkat çekti. Yahudi Siyonistlerinin dünyaya olan tehlikesi neyse, Hristiyan Siyonistlerinin de dünya için aynı tehlikeyi oluşturduğunu ve bir kehanet, bir komplo gibi gösterilmeye çalışılsa da Armagedon diye bir kıyamet savaşı için ciddi ciddi hazırlıklar yaptıklarının ifade etti. Kınar son gelinen süreçte, Yahudi ve Hristiyan Siyonistlerin yanı sıra bir de “Müslüman Siyonistlerin” de ortaya çıktığını görmek gerektiğinin vurguladı. Özellikle Arap dünyasında terör devleti İsrail’in çıkarlarına hizmet eden Müslüman Siyonistler diye isimlendirilebilecek yapıların ortaya çıktığını anlattı.

Prof. Dr. Kadir Kınar Yahudi ilahiyatından kaynaklanan ve bugün dünyayı kasıp kavuran çeşitli şeytani öğretilerden de bahsetti. Bu süreçte kehanetlerin ve gerçeklerin nasıl birbirine karıştırılarak anlatıldığını ve Hristiyan sağının Siyonizmle nasıl ittifak içinde hareket ettiğini belirtti. Özellikle ABD’de son 50 yılda seçilen başkanların bu kehanetlere gönülden inandığını ve bu yüzden de sürekli İsrail’in önünü açmak için çaba gösterdiklerini anlattı. ABD’deki Evanjelik yapılanmanın Armagedon Efsanesi, Tevrat ve Talmud kaynaklı kehanetlerin tamamına inandıkları ve bu kehanetleri gerçekleştirmek için çaba gösterdiklerinin altını çizdi. Batı dışındaki toplumlarda dini yayınlara çok sıcak bakılmazken, ABD’de ve batı dünyasında Siyonizmin propagandasını yapan yüzlerce televizyon, radyo ve basın yayın organının yayınlarına hız kesmeden devam ettiğini ve milyarlarca kişiye bu öğretilerini ulaştırdığını anlattı. Batı dünyasının Yahudi ve Hristiyanlarının birlikte dünyaya dini ritüelleri, dini hayatı olumsuz gibi gösterme gayret ederken, batı dışı toplumlara ise seküler ve laik bir hayatı pompaladığını ifade etti. Batının kendi içinde müthiş bir dini öğretilere bağlı bir dünya kurmanın çabası içinde olduğunu bunun da özellikle son 20 ile 30 yılda en zirve noktasına ulaştığını ifade etti.

Yahudilerin kendi dini metinlerinde yer alan Kutsal toprakları ele geçireceğine yani Fırat ve Nil arasında kendilerine güya vaat edilen toprakları bir gün mutlaka ele geçireceklerine inandıklarını bu yüzden de bunun için önlerine çıkan herkesi şu anda da Filistinlileri çoluk çocuk demeden şehit ettiklerini vurguladı. Bu inancın zamanla diğer toprakları ele geçirmek içinde uygulanması konusunda asla tereddüt etmeyeceklerini ifade etti.  Bu kutsal toprak inancına Yahudiler kadar Hristiyan Siyonistlerinde inandığını bunun içinde bir kıyamet senaryosu olan Armagedon savaşının meydana gelmesi için kendilerince çalıştıklarını bunun için Hristiyan Siyonistleri olan Evanjelik Hristiyanların da sıkı bir şekilde çalışmaya devam ettiklerini belirtti.

Prof. Dr. Kadir Kınar bütün bu dini ve ideolojik Siyonist söylemlere karşı Müslümanların birlik ve beraberlik içinde kendi itikatlarından gelen inançlarına sağlam bir şekilde sahip çıkmalarının önemine vurgu yaptı. Yahudi ve Hristiyan Siyonistlerin batıl inançlarından gelen sahte efsane düşüncelerinin karşısında Müslümanların özelliklede Peygamber Efendimizin bu konularla ilgili sahih hadislerine sahip çıkmanın ve O’nun sağlam akidesine sarılmanın önemine vurgu yaptı. Program soru cevap bölümüyle devam etti ardından hatıra fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi.