Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi tarafından düzenlenen “Enderun Mektebi” Programları devam ediyor. Bu hafta Enderun Mektebi programında “Kur’an Okumaları ve Meal Çalışmaları” başlığı ile konuyu İlahiyatçı-Yazar Celalettin Sipahioğlu çeşitli yönleriyle ele aldı.

Program Kayseri Büyükşehir Belediyesi Sivil Toplum Kuruluşları Merkezi Konferans Salonunda gerçekleştirildi. İlahiyatçı-Yazar Celalettin Sipahioğlu Kur’an okumaları konusunun İslam tarihi boyunca sürekli Müslümanların gündeminde olduğunun altını çizdi. Müslümanların ilk nesil olan sahabe efendilerimizden itibaren Kur’an’ı anlamaya ve en önemlisi de anladıktan sonra mutlaka yaşamaya özen gösterdiklerinin altını çizdi. Tarih boyunca Kur’an’ı anlama çalışmalarının devam ettiğini, daha ilk asırlardan itibaren İslam coğrafyasının genişlemesi ile birlikte farklı milletlerin Müslüman olması ile bu arayışın daha farklı boyutlar kazandığını ifade etti. Bu arayışta Kur’an’ın doğru okunması çabasının önemli bir yer tuttuğunu ve harflerin hareke ile okunması çalışmalarının bu çabanın bir ürünü olduğunu belirtti. Ana dilleri Arapça olmayan milletlerin hem okuma konusunda hem de bazı kelimeleri anlama noktasında zorluk çektiklerinin görülmesi ile birlikte tefsir çalışmalarının hız kazandığını ifade etti. Ayrıca Müslümanların daha ilk zamanlardan itibaren bir şekilde Kur’an’ı korumak için çaba içine girdiklerinin önce toplanıp bir araya getirilmesi için daha sonra ise, Hz. Osman döneminde çoğaltılarak 7 farklı bölgeye gönderilerek farklı ve yanlış okuyuşların ve bu yüzden meydana gelecek yanlış anlamaların önüne geçilmeye çalışıldığını ifade etti. İslam Medeniyetinin hakim olduğu uzun asırlar boyunca da bu ve benzeri Kur’an çalışmalarının devam ettiğini, birçok tefsir ve bu tefsirlere şerhlerin yazılmasıyla Kur’an çalışmalarının devam ettiğini anlattı.

Bu noktada önemli olan bir başka noktaya değinen İlahiyatçı-Yazar Celalettin Sipahioğlu, Kur’an okumaları yapılırken bir başka hassas olunması gereken konunun Siyer olduğunu vurguladı. Kur’an’ın siyer okumaları ile birlikte yapılmasının önemine değindi. İnen ayetlerin hangi olay üzerine, nerede ve ne zaman indiğinin çok önemli olduğunu, ayetlerin anlaşılması noktasında bu bilgilerin hayati öneme sahip olduğunu vurguladı. Bu yüzden Kur’an okumaları yapmadan önce veya Kur’an okumaları ile birlikte mutlaka Siyer okumalarının da birlikte yapılmasının büyük önem taşıdığını belirtti.

Günümüzde ve özellikle de son 100 yılda ortaya çıkan birtakım akımların, düşüncelerin de Kur’an okumalarını etkilediğini, bugün onlarca Kur’an Meali yazılmasına rağmen, en büyük sıkıntının Kur’an’ın hayata yansıtılamaması olduğunu belirtti. Bu süreçte de özellikle bir dönem Kur’an çalışmalarının sekteye uğratılmasının çok büyük etkisinin olduğunu, benzer süreçlerin       farklı şekillerde İslam coğrafyasının her yerinde yaşandığını, sömürgecilik ve emperyalist düşüncelerin etkisinde kalan birtakım çevrelerin yaptıklarının Kur’an okumalarını da etkilediğini ifade etti. Kur’an’ın okunmasına, öğretilmesine getirilen kısıtlamaların günümüze yansıyan yönlerinin de olduğunu, daha önce medreselerde bilinçli ve devletin bilgisi dahilinde, kayıtlı olarak yapılan bu eğitimlerin yaşanan çeşitli ve baskılar, sıkıntılar, engellemeler yüzünden yer altına, yani kontrolün olmadığı bir alana çekildiğini bunun da dini alandaki çalışmaları olumsuz yönde etkilediğini vurguladı.

Bu noktada özellikle dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan İlahiyatçı-Yazar Celalettin Sipahioğlu günümüzde Kur’an’ı modern akımların etkisiyle yorumlama telaşına düşen ilahiyatçı tiplerinin ortaya çıktığını ve bunların yaptıklarının Kur’an’ın anlaşılması ve hayata yansıtılması noktasında Müslümanlara zarar verir hale geldiğinin altını çizdi. Ayrıca İslam tarihi boyunca son bir iki asra kadar meal yazılmasının da söz konusu olmadığını, çünkü meal yazımında ortaya çıkacak sıkıntıların farkında olan Müslüman alimlerin meal yazılması konusuna sıcak bakmadıklarını ve modern döneme gelinceye kadar İslam coğrafyasının hiçbir yerinde meal yazma gibi bir çabanın olmadığını da vurguladı.

İlahiyatçı-Yazar Celalettin Sipahioğlu programın sonunda, dinleyicilerin sorularını yanıtlayarak, konunun farklı yönlere de değindi.